İlk olarak 2006 yılında İsveç’de kurulan Korsan Parti, baskı ve sansürden arınmış daha iyi bir dünya için çalışmaktadır. Parti manifestosunda bilginin hızlı dolaşımının katılım ve demokrasi için de önemli potransiyeller barındırdığı ifade edilir. İsveç’ten sonra dünyanın bir çok ülkesinde kurulan Korsan Parti hareketleri bilginin kapalı kapılar arkasında saklanmasından ziyade özgürce dolaşmasından yana olduğunu vurgulamaktadır.
Korsan Parti Hareketi’nin savunularına bakıldığında açık erişim hareketlerinin de savunduğu yaklaşımları içerdiği net bir biçimde görülür. Teknoloji kaynakları dolayımıyla bilgi kaynaklarına ve kültür eserlerine erişimin tamamen özgür bırakılması argümanı bu durumu nitelemektedir. Açık erişim hareketi bilginin önündeki her türlü engelin kaldırılması gerektiğini savunurken, Korsan Parti Hareketi bu yaklaşımı genişleterek teknoloji kullanımın da bir insan hakkı olduğu vurgusunu yapar ve teknolojinin tüm insanlığın erişimine özgür bir biçimde sunulması gerektiğini belirtir.
2006 yılında İsveç’te başlayan bu hareket, bugün dünya siyasetinde yeni bir soluk olarak adlandırılıyor. 2009 yılında Fransız Korsan Partisi (Parti Pirate) ilk kez parlamento seçimlerine girdi ve ilk defa bir korsan parti yüzde sıfır civarındaki oyların üstüne çıkarak %2,08 oy aldı.
Aynı sene İsveç Korsan Partisi %7,13 oy alarak hem İsveç meclisinde 2 sandalye kazandı hem de Avrupa Parlementosu’na girmeye hak kazandı.
Hareketin kuruluşundan on yıl sonra Korsanlar büyük bir adımı bu sefer İzlanda’da attı
“Panama Belgeleri” adıyla internete sızdırılan belgelerde adı geçtiği için görevini bırakması istenen İzlanda Başbakanı Sigmundur Gunnlaugsson baskılara dayanamadı; Nisan 2016’da istifa etti. Gunnlaugsson’un istifasıyla başlayan genel seçim kararında Korsan Parti İzlanda anketlerde birinci parti olarak görüldü. 29 Ekim 2016 tarihinde yapılan İzlanda genel seçimlerinde resmi olmayan sonuçlara göre yüzde 14.5 oy alarak üçüncü parti oldu ancak geçtiğimiz dönem 3 olan meclisteki koltuk sayısını 10’a çıkartarak başarısını arttırdı.
Genç seçmen kitlesinin sandığa gitmemesinden dolayı anket sonuçları yanılsa dahi Korsan Parti İzlanda, dünyadaki tüm Korsan hareketlerini heyecanlandırmayı başardı.
Peki 246.515 seçmenin bulunduğu İzlanda’da oyların yüzde 14,5’ini alan İzlanda Korsan hareketinin seçim vaatleri neydi?
Şu an süren İzlanda seçimlerinde, 1. parti çıkması öngörülen @korsanparti‘nin bazı vaadleri #xpiratar #kosningar #Iceland #elections pic.twitter.com/PBLj6LXmtn
— Şafak (@mehmedsafak) 29 Ekim 2016
Herkese ücretsiz sağlık sigortası sistemi, her vatandaşın mecliste söz hakkı sahibi olabilmesi için kanun önerisi sunabilmesi, her İzlandalı tarafından kabul edilmiş bir anayasa, internete bilgiye erişimde tam özgürlük ve şeffaflık, yolsuzlukla mücadele, herkes için adil bölüşüm ve birçok ticari ve uluslararası ortağı ortaya çıkaran NSA sızıntılarını ortaya çıkartan Edward Snowden’a İzlanda’da irtica statüsü verilmesidir.
Türkiye’de Korsan Parti Hareketi
Korsan Parti hareketinin Türkiye ayağı ilk adımlarını 2009 yılında atılmış olsa da bugün halen aktif bir siyasi parti değildir. Bir parti hareketi olan Korsan Parti Türkiye ekibi uzun bir aradan sonra Haziran 2016 tarihinde tekrar toplanıp, hareketi canlandırmayı hedeflemektedir. Hareket, “sen de korsan ol” sloganıyla yaptığı gönüllü çağrısıyla ekibe yeni kişilerin katılmasını ve korsan hareketin Türkiye’de de manifestoları çerçevesinde büyümesini amaçlamaktadır. Siz de www.korsanparti.com adresindeki “korsan ol” formunu doldurarak bu uluslararası hareketin bir parçası olabilirsiniz.